Hiç birşey vermeyen hayat

Merhaba benim can dostum günlüğüm,seni ihmal ettim. Neden desemde benim ki biraz tembellik daha doğrusu yazma istedğimin hiç olmaması büyük etken. Okumayıda bıraktım, hiç bir şey yapmak istemiyorum son zamanlarda. Hayata mı kırgınım kendimem mi bir türlü çözemedim. Ne bilem ya bu hayat bana ne verecek demekten ve beklemekten bıktım. Öyle anlar geliyor ki neden kalkıyorum, ne için bugün bana gün nasıl davranacak hiç birşeyin anlamı yok. Hergün düşmekten bıktım, hayallerimin hiç biri olmadı gitti bu dünyada, umarım ki öteki dünyada bari kazanan olurum, son zamanlarda oda yok azaldı namaz kılmak dışında başka hiç birşey yapmıyorum. Kuan okuma, dini bilgileri tazeleyen okuma dinleme yok oldu. Ya ben neden böyle oldum, çok mu şey bekledim ki hayattan ve evlilikten. Evet evlendim, dört ay oldu ama kırk yıllık evli gibi oldum. Ne umutlar ile başladım evlik adımına ne çok umudum vardı..... Sevdiğim kişi ile evlendim tek iyi olan şey o. Ama diğerleri, bir birine saygısı olan, namazında olan karı koca, dumansız bir hayat, yalan olmayan ve küçük bir ses istiyordum evde. Akşamları karşılıklı çay, kahve içmeyi hayal eden ben, ama tam tersi küs gibi farklı odalarda hayat geçip gidiyor. Allahtan çok büyük şeyler istemedim, hakımda hayırlı olan ne varsa versin dedim hep, hala da aynı. bir çocuk istedim sevdiğim kanımdan olan sağlıklı hayırlı bir çocuk, onun için çalışıp ona gelecek sunmak istedim olmadı, artık umudum yavaş yavaş yok oluyor. En çok istediğim şeyler hiç olmadı. Gönlümden ne geçerse ters tepti. Çok mu zor ya acı çekmeden birşeye sahip olamamak. Mutluluk haram mı bana, neden istediklerimin hiç biri olmaz ya. Pes etim demekten, yeniden umut etmekten bıktım bıktımmmmmmmmmmmm...Ben bu gelecekten vadedilen herşeyden pes ettim. Bir ben bir allah var şu evde kapalı kutu içinde yalnız ruhum ve ben....

Berat Kandiliniz Hayırlı Ve Bol Dualı Geçsin.

Selamün aleykum arkadaşlar, Üç ayların içinde bulunan Berat Kandiliniz mübarek olsun. Allah dualarınızı kabul etsin. Günahlarınız af ve mağfiret etsin. Bu güzel hayırlı gecede küsler barışsın, hele ki bu gecede yüce rabbimiz bana bol dua edin ben af edeyim dediği gecede küslük olmaz, barışmak aramak en güzel davranış olsun. Kırmak yada kırılmak hiç fark etmez, yeter ki karşılıksız olsun. Allah büyük ve yardır. Adını büyüklüğünü, tek ve benzersiz olduğunu gönülden kabul ettiğimiz büyük peygamberimiz sayesinde kabul ettik. Hz peygamberimiz sayesinde Allahı tanımış olduğumuzdan bütün Müslümanlar peygamberimizden razı olsun. Bu güzel berat gecesinde yeni açılacak defterimize ilk hayırlı sevaplarımız, namaz ve bol dua olsun. İslamın şartı beştir, ilk şart namaz ise dualarımız namazla gelsin, arkasına farzlar ve sünnetlerle dolu hayırlı bir gece geçirmeyi Allah nasip etsin. Tek olan Yüce Allahım benim ve ailemin dualarını kabul etsin, günahlarını af etsin, bütün müslüman kardeşlerimin dualarını kabul etsin. Son olarak SANAL denilen arkadaşlarımın da dualarını kabul etsin, BENİM İÇİN DOSTUN REEL VE ARKADAŞIN SANALI OLMAZ HER YERDE İNSAN İNSANDIR, ONLARDAN DA ALLAH RAZI OLSUN, BELKİ HAKLARINI ALMIŞIM YADA KIZDIRMIŞ OLABİLİRİM. hER NE OLURSA OLSUN OYUN İÇİN ONLARLA ARKADAŞTA OLSAM ONLARDA BİR NEVİ ARKADAŞLARIM OLDU. Herkesin ve kocamın dualarını gönüllerinden geçen her şeyi kabul etsin ALLAH. (AMİN)

Sen Gidiyorsun Sevgilim.

Yalnızım, elim hava da, kendi yalnızlığım git gide beni yok ediyor. Hayat ne bayat bir yer. Sen ve sensiz olsa da olmasa da devam ediyor. Aman ben bıraktım koşmaktan, düzeltmekten bıktım. Benli yada bensiz herkesin hayatı devam ediyor, ben olsam olmasam ne değişiyor hepsi boş....... Koca bir gün yürüdüm durdum, yorulduğumu oturduğum da fark ettim. Keşke hep yüreseydim, hiç olmazsa kendimi bilmezdim. Sen gidiyorsun ben seni tutamıyorum hey sevgili......

Günlüğüm: Canım Aşkım Babalar Günün Kutlu Olsun.

Günlüğüm: Canım Aşkım Babalar Günün Kutlu Olsun.: Merhaba dostlar, yeniden birlikte olduğumuz için mutluyum, sizlerle dertleşmek güzel, biraz dertleşmek istiyorum, zamanız varsa. Hayatım d...

Canım Aşkım Babalar Günün Kutlu Olsun.

Merhaba dostlar, yeniden birlikte olduğumuz için mutluyum, sizlerle dertleşmek güzel, biraz dertleşmek istiyorum, zamanız varsa. Hayatım da değişik günler yaşıyorum, bir günüm bir günü hiç tutmuyor, bazen çok mutluyum, bazen çok kötü bir ruh halindeyim. Çözmeye çalıştıkça batıyorum, gemiler yanıyor gibi içimde ki ateşi sıkıntıyı atamıyorum. Öyle anlar var ki hayat bana hiç adil davranmadı, neden ve niçin sormak için artık çok geç. Bugünü yaşa, anlık yaşa diyorum ama beceremiyorum. Kimseyi suçlamıyorum artık onu çok iyi biliyorum, kader benim hayat çizgi mi çizmiş, iyisi ile kötüsü hayatta olduğum sürece yaşamaya devam edeceğim. Bundan bir yıl önce hayatıma bir vesile ile giren tek aşkım ve son aşkım olacak olan insanı tanıdığım yıl, içimden bu yıl sana çok şanslı geldi kader sana güldü. Ona sıkı sıkı sarıl, yüzün gülsün, kim ne derse desin hayatını yaşa, arkana asla bakma dedim. Tam bir yıl doldu, hala aşkımdan hiç eksilmedi, çok seviyorum, herkes den kıskanıyorum, paylaşmak istemiyorum öyle zamanlar oluyor ki yersiz gereksiz onun kalbini çok kırıyorum. Üzmek istemiyorum, kırmakta ama ben onu hep çok üzüyorum, artık beni eskisi gibi sevmiyor mu düşüncesi beni kötü hissettiriyor, evde iki yabancı gibi odalara çekilmek bana çok koyuyor, Onun dediği gibi ben hiç bir şeyi hak etmiyorum, tek suçlu benim binlerce özür dilesem telafisi olmuyor. Bazen çok büyük kavgalar ediyoruz, bir incir tanesini doldurmaz sebeplerden kavga etmek üç saat sonra aman boş ver sen o erkeği sevdin, tek aşkın beni affeder diyerek yeniden onun gönlünü alıyorum, ama ben hep vicdan azabı çekiyorum, kocamı hep üzüyorum, neden böylesin kızım bırak sen doğrusunu bile bırak, yanlış yap diyorum ama bir türlü olmuyor. Ben neden böyle takıyorum kendime, çevreme huzur vermiyorum Allahım. İçim dolu, gönlüm buruk, kocamı mutlu etmeyi beceremiyorum, benim aşkım çok büyük ya da onun aşkı bitti bana bir türlü çözemiyorum. Herkes dünya bana oyun oynuyor gibi geliyor. Her şey çok süper giderken o büyünün bozulmasından artık korkuyorum, bir gün aşkım biterse ne olur? sorusu benim sonum olur...... bu yazıyı yazarken Kayahan'ın en sevdiğim şarkısı çalıyor odam da ne günlerdi diyorum. yoluma çıktığı için onunla evlendiğim için hiç bir zaman pişman olmadım, bir gün aşkı biterse ne olur onu bilmiyorum. Erkekler ve kadınlar iki farklı insanlar, anneler çocuklarını büyütürler kendi ellerinle yeni bir hayat kursun ister ve bir gün erkek çocuğu eve bir kadın getirir, işte o zaman kadın çocuğunu kıskanır, çünkü oğlu yeni bir kadının kollarına gitmiştir. Benim evliliğim de kocam ve erkek arkadaşlarıyla balığa gidemediği için bana surat asması gibi. Kimse paylaşılmak istemiyor, kadın kocasını, anne çocuğunu, arkadaşlar arkadaşını paylaşmayı istemiyor, bu kısır döngü içinde hayat yaşanıp gidiyor. Çözümü yok bu kısır döngünün iyi ya da kötü yaşayıp gidiyorsun. Dertler hiç bitmiyor, yarın başka bir dert yaşarsın bugünkünü unutursun güler geçersin. Bende öyle olsun diyorum, kin ve nefretti sevmem, çözüm bulmak en azından gerektiğine inanıyorum. Dertleşmek güzel en azından ben rahatlıyorum, siz de okuyunca bende yaşadım ama düzeldi gitti diyorsanız ne güzel, sizleri en içten tebrikleri mi sunuyorum. Ve en önemlisi sevgili kocamın babalar gününü kutluyorum. En kısa zaman da kendi bir baba olur, bende anne işte o zaman biz tam bir aile olacağız. Belki de sıkıntılarımız onun gelmesiyle tamamen bitecektir. Sevgili eşimi her ne yaptıysam bilerek ya da bilmeyerek onu çok üzdüğüm için ÖZÜRDİLİYORUM. EEN BENİM İÇİN HERŞEYSİN AŞKIM. sENİ SEVİYORUM. BABALAR GÜNÜN KUTLU OLSUN VE MİRAC KANDİLİN MÜBAREK OLSUN. bİZİM İÇİN DUA ET KÜÇÜK sorunlarımızı çabuk hallederiz inşallah.

Kum Gibi

Gece uzun,
Susmak gerek , dinlemek için.
Hayat zor, umut etmek sabır.

Günlüğüm: Bir yanım Kocam, Bir yanım Annem.

Günlüğüm: Bir yanım Kocam, Bir yanım Annem.: Bir hüzün var bir yanımda, Bilmem ki neden? mesafeler mi yoksa, Sılaya çıkan ve yaşayan bilirmiş bunu öğrendim, Annemden uzaklar da ya...

Bir yanım Kocam, Bir yanım Annem.

Bir hüzün var bir yanımda,
Bilmem ki neden? mesafeler mi yoksa,
Sılaya çıkan ve yaşayan bilirmiş bunu öğrendim,
Annemden uzaklar da yaşamak çok koydu, alışırım sanmıştım.....
Hiç de değilmiş zaman akıp geçiyor sıla beni yok ediyor.
Bu akşam hüzünlüyüm, şimdi annemin kucağında uyumak, al yanaklarından öpmek istiyorummmmmmm.
Offfff bu ne keder, içim yanıyor, tutamaz oldum göz yaşlarımı,
Her gece gizli gizli ağlamaktan yoruldu gözlerim.....
Off ne zormuş saklı duyguları tek başına yaşamak.
Bir yanım kocam, bir yanım annem diyor......
Kısa zaman da ne çok şey yaşadım, ne çok göz yaşları döktüm....
2012 benim yılım olacaktı, kara yılım oldu.
Keşke 2011 yılında kalsaydım, içim yanıyor bu gece.
Kelimeler yetmiyor yazacaklarıma, hiç bir söz ve nasihat benim içimi aydınlatmıyor bu gece....
İçim yanıyor, neden bugün böyleyim.
Bir yanım kocam, bir yanım annem diyor.

Tam Bir Ay Doldu

21 nisan hayatımın dönüm noktasından bir gündü. Gün heyecanlı ve stresli başladı, bir gece öncesi kına gecesi yaptık, oyun oynamaktan çok yorulmuştuk. Gece süper eğlenceli geçmişti ama sabahı yorgunluktan ölüyordum. Kahvaltı yaptıktan sonra, önce gelinlik için terziye gitmem gerekiyordu. Saç modeli konusunda hala kararsız ve mutsuzdum ne yapacağımı bilmiyordum. Terzime sen yapacaksın dedim ben yapamam zamanım yok bugün üç düğün hazırlıkları yapmam gerekiyor dedi, ben olmaz sen yapacaksın tartışması yaşadık ama sonuçta ben kazandım. Düğün saati yaklaştıkça uzaktan gelecek olan misafirler henüz gelmemişti, kocam olacak kişiye bunlar ne zaman gelecek diye sormaktan oda sinir olmuştu. Zaman yaklaştıkça sinirler iyice gevşiyor, ne yapılacak neler lazım konuları kafanızı kurcalıyordu. Kuaföre gittik kardeşim ve yengemle. Kuaför biz gelmeden başka bir gelin başı almıştı, o an ben çileden çıktım ya nasıl olur benim saatime bunu yaparsın diyordum. Kızma canım ben yetiştirim dedi ama ben yinede sinir olmuştum. Gelin makyajı bittikten sonra, sıra gelinlik giymesiydi. Zorda olsa kırışmadan bozulmadan giydim. Gelinliği diken terzim saç için gelmesini beklemeye başladım. Gelin başım bittikten sonra süper bir gelin olduğumu düşündüm:))) Sıra resim çektirmeye, oradan da düğün salonuna gitmeye gelmişti. Yazımın devamını haftaya iyi günler. Güzel ve umut dolu bir hayat için önce sabır sonra sevgi. Sevgilerle kalın dostlar.

Geçen Yıllar ve Atari Oyunları

Atari oyunları, çocukluğumuzdan itibaren süregelen bir sanal gerçekliktir. Gerçekte arkadaşlarla oynadığımız oyunlar bittiğinde veya arkadaşları bulamadığımızda, hemen televizyon başına geçip oynamaya başlardık. İlk gördüğüm atari konsolu, siyah bir kutu şeklinde dizayn edilmiş, kolları da joystick dizaynı idi. Adını hatırlamıyorum ama 1992 senelerinde oynamıştım. Sonra grafik kalitesiyle daha iyi bir oyun konsolu daha çıktı ki, bu mario döneminin başlangıcıydı. Çok eminim; şu anda o zamanı yaşamış her ananın evladı, marioyu en az bir kez oynamıştır. Benim gibi atari oyunu meraklısı insanlar ise; marionun sevgilisini her gün defalarca o dinozor bozuntusu canavarı, lavlara düşürmüş ve prensesi kurtarmıştır. Yemeğini yakan kadınlara da şahit olunmuştur. O oyun konsolunda herkesin çeşit-çeşit atari kasetleri vardı. Öyle ki; biz çocukların ilk ticaret anlayışına katkı sağlayan, başa baş takas değiştirmelerle, üzerine şu kadar veriyim sende onu bana ver şeklinde, alım satım işlerine yön vermiştir. Bazı kasetler vardı, üzerinde 999.999.999 oyun diyordu; oyun çeşidi olarak sayarsan, 20 yi 30 u geçmiyordu. Evet günümüz oyunları adeta gerçeğe çok yakın grafik kalitesiyle artık eskiyi aratmasa da; zamanda çok eğlenceli vakit geçirmemizi sağlamıştır atari oyunları.

Bir Nisan

Mart ayı dert ayı bitmesine saatler kaldı artık.Yarın bir nisan ve o muhteşem güne yirmi gün kaldı.İyisi ile kötüsü ile dert ayını bitirmiş oluyoruz, zor günler geçirdim bu ay iyisi de kötüsü de her şeyi geride kalsın diyerek yeni bir aya , yeni bir güne uyanmak istiyorum. Nişanlım ve ben
güzel bir yaşamı Nisan ayında yaşamak en güzel temennimiz.

SON 28 GÜN

Dün konuşuyorduk son yirmi sekiz gün diye, geri sayım başladı büyük güne. Sabah kalktığımda ilk aklıma gelen son yirmi sekiz gün nasıl başlayacak düşünürken en berbat bir gün geçirmeye başladım bugün. Nişanlımla ilk günümüzü beraber geçirecekken o gitti pikniğe ben kaldım evde. Ben bir şey planlarken bana sorulmadan giden kişi mutlu ben hüzünlü bir gün geçirdim. Erkek milleti değil mi?
Önce kendi istekleri geliyor, senin ki hiç önemli değil. Bugün her şeyden herkesten nefret ediyorum, bugün berbat bir gün bitiyor işte. Güneş batıyor herkes evine kavuşmak için çaba sarf ederken ,ben akşam olsun istemiyorum , bugün sabaha geri dönmek yaşamak istemiyorum bugünü......

Arabaların hayatımızda çok büyük önemi var

Araba hayatımıza girdi gireli, her gün yeni model ve renklerle yolları süslüyor. İlk insanlar tekerleği icat ettikten sonra bakmışlar ki bu çok iyi bir icat demişler yeni fikirler icat ederek bunu daha iyi kullanılır bir araba haline getirmişlerdir. Arabalar çeşit çeşit olup amacına ve hizmetine göre sınıflandırılmıştır.
Bazıları iş için arabayı kullanır, bir kısım insanda zevkine arabaya biner gezer. Araba yarışları bir spor ve hız tutkunlarını yaptığı bir spordur. Sokakta insandan çok araba görmek, arabanın hayatımız da ki yeri çok önemli olmuştur. Tüketen ve kullanan çok olduğundan araba modelleri de çok hızlı değişiyor. Sokakta, tv’lerde, nette araba hakkında reklam ve bilgi görmek mümkündür. Araba sürmeyi bilmeyen bir insan yok denecek kadar azdır. Çocuklar en çok araba oyunu oynamayı çok severler, en iyi arkadaşları oyuncak arabalar olmuştur. Bir arabası olmayan çocuk, kendi arabasını yapabiliyor. Bizim çocukluğumuzda oyuncak araba azdı, erkek çocuklar kendi arabalarını telve tahta parçalarından yapardı. Yaptıkları arabalarıyla oyun oynar yarış yaparlardı. Şimdi kimse arabasını yapmıyor, hazır halde geliyor oyuncakçıya bizde oradan birini alıp çocuklara veriyoruz oynasınlar diye. Bir çocuk için araba onun büyük hayaller kurmasını sağlıyor, büyünce para kazana cam kendi arabamı alacam diyor, ya da kendi arabamı kendim tasarlar, satar para kazanıp bol gezmeyi hayal eder. Bir çocuk arabayı o kadar çok sevmiş ki, büyünce bir araba filmi çekmeyi tasarlamış şimdi en çok sevilen arabalar olmuş. Eğlenmek ve hayal etmek güzeldir, arabaları seviyorsanız bizimle araba oyunları oynamanızı tavsiye ederiz.

Şimdi ben kaçıyorum. Umarım yardımcı olabilmişimdir. :)

Fetih 1453

Bugün yaptığım en güzel şey sinema'ya gitmekti. Uzun zamandan beri gitmiyordum, hava da güzel olunca güzel bir gün geçirmiş oldum. Her zaman tarih merakım olmuştur ve tarihi romanları çok severim. İstanbul ve tarih eş değer kelimelerden, her yeri tarih kokan dünden bugüne hiç değişmeyen tek gerçek, Osmanlının her zaman yaşayacak olmasıdır. İlk İstanbul'la gittiğimde ilk gördüğüm Camiler ve Saraylar olmuştu. Her gözümü çevirdiğimde tarihle yüz yüze geliyordum. Aşık olmuştum İstanbul'a ,Fetih 1453 seyredince bir kez daha Osmanlının gücünün büyüklüğünü gördüm.
Gurur duydum , iyi ki o nesil'in torunları olmaktan. Filim çok güzel , konu ve mekan demeye gerek
İstanbul bir başka....
Bu filimi mutlaka seyretmenizi öneriyorum, ben en çok baba ve oğul kavuşmasını unutamam, seyrederken çok etkilendim . Bütün sahneler şunu gösterdi ki Türk milleti isterse her şeyi yapabilecek kuvvette.....Şimdiden size iyi seyirler arkadaşlar ......

Kırmızı aşkın rengi:))

Ömrüme yetecek bir aşk ararken
Seni buldum....
Şimdiyse aşkıma yetecek
Bir ömür arıyorum senle
Aşkım seni seviyorum ....
Bende seni seviyorum.....:)))

Sabrımız

Günlerimiz hep bir koşuşturmayla geçiyor.Zamanın nasıl geçtiğini bilmiyoruz,okumak için hiç de zamanımız olmuyor.Okuma alışkanlığı olan bir toplum değiliz bir çok konularda bilgi sahip değiliz.
Bilgimizi geliştirmek için okumak ve öğrenmek gerekir.Son okuduğum kitap sayesinde sabrın insan hayatında çok önemli bir erdem olduğunu gördüm.Sabırsızlık insanın doğru karar vermesini engeller,yanlış işler yapmamıza sebep olur.Geçenlerde okumuş olduğum kitap sayesinde ,gördüm ki biz sabır kelimesini hayatımızdan çıkarmış durumdayız,en azından ben unutmuşum sabrı.Yunus Emre'in
kırk yıl kaybolan oğlunu araması , hiç beklemediği bir anda onu bulması beni çok etkiledi.Yıllarca acısını yaşamış ama hiç bir zaman umudunu kaybetmemiş oğluna kavuşmuş.Bu süre zaman da dağ taş demeden,şehir şehir gezmiş ,Konya'dan ,Amasya,Kayseri,Karaman daha bir çok yerleri gezmiş bir adam Yunus Emre.Sabrını katık yapmış olaylar karşısında bunda da bir hayır vardır demiş sabrını göstermiş hep.İlk zamanlar da zor olmuş ama bir gün fark etmiş ki sabrı katık yaparsan ayakta durmam daha kolay olur umudum bitmez demiş.İnanç ve sabır ona kazandırmış.
Karlı dağların mı aştın
Derin ırmaklar mı geçtin
Yarinden ayrı mı düştün
Niçin ağlarsın bülbül hey
Yunus Emre'nin dizeleriyle bitirelim dedim.

Yalan dünya

Bu hafta güzel başlamadı dersem yanlış olmaz.Bu haftaya çok daha güzel geçirmek ve evlilik hazırlıklarını yapmayı planlıyordum.Nişanlım evlere bakacakken,aniden iş ile ilgili bir sorun yaşaması,verdiği emeklerinin bir anda çökmesi moralimi çok bozdu.Gece gündüz hiç durmadan çalışan,emeğinin karşılığını tam alacak bizde düğün için hazırlıklarımızı rahat rahat yapmayı düşünürken,ne umduk ne bulduk durumuna düştük bir an.Moraller bozuk ama buda Allah'tan dedik ,yapacak bir şey yok.Her işte bir hayır vardır diyoruz.İnsan yine de çok bozuluyor ,elinden bir şeyde gelmiyorsa dahada kötü oluyor .Dedim ya dışım gülerken içim kan ağlıyor ,nişanlıma moral vermek bana düşüyor belki ama,sahte gülücükler dağıtamıyorum.Sabır ve zaman bir çok şeyin ilacı,sabretmek kazanmak olacağını da inanıyorum.Sabrı en iyi yaşayan ve bize örnek olan kişi Peygamber efendimiz ,daha sonra belki bence Yunus Emre'nin yıllarca oğlunu kaybetmiş olması,bir birlerinden kırk yıl ayrı kalması ve bir gün bir birlerine kavuşmaları gibi,biz de aşkımla iyi güzel günler göreceğimize ve yaşamak için çaba göstereceğiz.Hayat bize belki bir oyun oynadı,bakalım bunlar bu oyunu bitirebilecek gücü ve sabrı gösterebilecek mi dedi.Dedim ya bu güzel bir hafta dilerken kötü başladı ama sonu iyi bitsin.Güzel oyunlar ve renkler hayatımızda devam edecek.

Evlilik masalı

Bir masal kahramanı değil benim sevgilim,benim için çok değerli biri.Bazen bir kahraman olsa diyorum o zaman benim sevgilim herkesin kahramanı olurdu.Ben paylaşmayı sevmem ama:)))
Evlilik masalımız bir şubat ayında başladı,hala bu masal devam ediyor,bu masal evlilikle tamamlanacak inşallah....Çok az zaman kaldı düğün için zaman su gibi akıp geçiyor.14 Şubat sevgililer günün de sevgilim hiç beklemediğim bir hediye verdi,para ile ölçülmez dünyada ki bütün ölçme aletlerini getirseniz ölçemez.Benim için değer biçilemez ,çünkü benim adıma yazılmış ,zaman harcanılmış kocaman bir emek ürünü.Adıma bir kitap yazılmış olması dünyanın en güzel hediyesi.Çok mutlu etti sevgilim beni,o anı hiç bir zaman unutmayacağım bundan emin olabilirsin Aşkım.....
Bir gün gelecek ,o kitapların serilerini beraber yazacağız buna inanıyorum.Evimizin en değerli malı o kitaplar olacak.Evlendiğimiz gün yeni bir masal yazacağız,çocuklarımız olursa masalın kahramanları onlar olacak.Biz mutlu bir aile olmanın sırlarını hep beraber keşfedeceğiz.Gizemler
bizim en sevdiğimiz oyunlar olacak.Evin her köşesinde bizi bekleyen sürpriz olacak ,onları çözmende yine bizim ailemiz olacak.Hayat bir oyun ve bu oyunu oynayan biz insanlarız.Yeri ve zamanını bizler kendi irademizle yaşarız.Bizim masalımız yaşanacak ve anlatılacak buna inanıyorum.Zor günlerimiz olacak ,biz bunları geçmişte aştığımız gibi yine beraber aşacağız.Gizem ve tutku kadar sevgimiz canlı kalması için sevgimizin hiç bitmemesi umuduyla aşkım.

Yemekteyim :)

Sabah sabah uyandım, çay demledim, kahvaltı hazırladım.Afiyetle yemeye başladım.Kahvaltım bitti saat kaç? 11 neyse şöyle böyle 10 dakika daha geçti. Telefon çalmaya başladı.Arayan arkadaşım öğlen yemeğine geleceğim dedi.Bende buyur gel dedim tabi, ne yemeği hazırlasam telaşı sardı beni hemen yemek tarifleri yazdım googleye.Yemekyapmaoyunlarıoyna sitesine girdim.Baktım oyun sitesiymiş. Yuh dedim ya neyse ordan çıktım tekrar aramaya başladım.Yemek oyunu sitesine girdim.Ordada aradığımı bulamadım.Yemekoyunları denilince akla yemek tarifi gelmiyor.Yemek tarifi denilince oyun sitelerini çıkmasına gıcık oluyorum.Neyse o gün yemeği kendi yöntemlerimle yaptım.

Benim aşkım işte öyle birşey

Benim aşkım hiç bir şeye benzemez,
Neden deseler cevap basit ,çünkü benim aşkım da ondandır.
Aşk tarif edilemez klasik cevabı beni tatmin etmez.
Onun gözünden hayatı anlamak ve yaşamaktır aşk.
Aşk Yunus'un Sitaresine baktığı gibi baka bilmektir.

O oyun oyna sitesi

Kış geliyordu artık havalar soğumaya başlamıştı, onların hala evleri yoktu.Leylekler evlerini yapamamış ,kara kara düşünüyorlardı.Bütün yaz o oyun oynamaktan ev yapmayı
unutmuşlar,bütün yazı oyun oynayarak geçirmiş olduklarından evleri yoktu şimdi.Leylek'lerin güzel günleri çabuk geçti gitti.İki kardeşin adları mavive kırmızı
ormandaki arkadaşları onları çok seviyorlardı ,ama bir yandan da bütün yaz aylaklık edip ,bol oyun oynamalarına da kızmışlardı.Kırmızı ve mavi'ye ders vermek gerektiğini
düşündüler .Ormanın Kralına giderek ,ondan fikir almayı düşündüler.Kralın huzurana çıktılar,bizim ormanda iki kuş var bütün yaz oyun oynadılar,şimdi evsiz kaldılar,
biz onlara çok dedik kış geliyor evinizi yapın ,yoksa evsiz kalırsınız dedik ama nafile bizi dinlemedi bu kuşlar.Yazın son günleri geldi evlerinin olmadığını yeni
anladılar.
Kral sordu bunların adları ne ?cevap verdi konuşmacı,Kırmızı ve Mavi dedi.
Hım dedi adları çok güzelmiş ,onlara nasıl bir ders vermeyi düşünüyorsunuz dedi Kral, düşündük ama bir fikir çıkmadı biz de size gelip fikir almayı düşündük dediler.
Tam o zaman ben biraz düşüneyim ,size haber yollarım dedi Kral.
Akşam oldu Kral çocuklarını yanına aldı ,bugün olanları anlattı,bakın çocuklar ben bir gün ölecem ,sizler benden sonra nasıl yaşamanız gerekir iyi bilmeniz lazım.
Her gün oyun oynamak,eğlenmek güzel ama bunu yaparken çalışmayı da bilmek lazım.Bütün gün oyun oynarsanız aç ve evsiz kalırsınız.Size anlattığım gibi Kırmızı ve
Mavi evsiz barksız kaldılar ,gece gündüz oyun oynadılar,kış geldi evleri yok ,karınları aç bir durumdalar.Onlara yardım edelim ama bir de ders verelim bir daha bu duruma
düşmesinler. Çocuklar bizle yaşasınlar onlarla bol oyun oynar ,okula gider derslerimizi yaparız dediler.

Daha fazlası için ooyunoyna sitesine bekleriz.

Bugün ben nerdeyim?

Bir varmış,bir yokmuş demişiz masallarda.
Masal olmuş hayatımız,bulutlar üzerinde .
Bir gün bulut yağmur olmuş ,masal da bur da bitmiş....

Söylenmemiş sözler

Ne çok söylenmemiş sözler var hayatta,derdin vardır demezsin beklersin sana sorsunlar diye ama
boşunadır beklemek.Demezler ki sen nesin necisin diye.Herkes kendi düzenini kurmuş ,dışarıda ki
hayat onu ilgilendirmez.

Günler çabuk geçiyor

Zaman nasıl da hızlı geçiyor bilemiyorum artık,evlilik hazırlığı yapmam gerekiyor ama nedense içimden gelmiyor sanki.Bazen düşünüyorum kızım evleneceksin artık uyan diyorum ama bir türlü rölanti durumdan çıkamıyorum.Elim işlere uzanmıyor nasılsa yaparım duygusu daha ağır basıyor.Şuracıkta topu topuna iki ay zaman kaldı ama hiç bir iş yapamıyorum of ya canım sıkılıyor.Davetiye,gelinlik,ev ,damatlık saymayla bitmez bunlar ,hiç biri daha yapılmadı.Kendimi yalnız tek hissediyorum .....Bütün evlenecekler bunu yaşıyorum ki? Canım çok sıkılıyor neden neden ,yapacak çok iş var hiç birini yapacak bir halde değilim.Dışarı da bir hayat var ,benim içim deki boşluk ve yalnızlık hiç bitmiyor .Bir çıkış yolu bulmam lazım bunu da biliyorum ,keşke dememem için....Bugün sabah yatak dan kalkıp ,işe bile gitmek içimden gelmedi.Yağmur yağıyor hala sabahtan beri ,benimde içinde yağmur yağıyor saki duygularımın sözü olsa ,bende senin için ağlıyorum derdi sanki.Yağmur durma yağ şarkısı aklıma düştü,onu dinliyorum şimdi.

Gel gör beni neyledi aşk

Aşk bir çok anlam ifade eder,bizim aşkımız Peygamberimiz Hz. Muhammet s.a.v

Bugün Mevlid kandili

Doğdu bugün peygamberimiz,bütün evlerde adı sesleniyor,salavatlar getiriliyor ,tesbihler çekiliyor.Ne güzel bir gün onu anma gününde Allah bize can ,ses verdi .Bir kez değil binler ,on binler salavatlar getirelim dilimiz de sadece Allahümme Salli ala Muhammet ve ala eli Muhammet
dillerimizden gönlümüzden düşmesin.

Trt çocuk ve oyunlarının çocuklara etkisi

Küçük bir çocuktu ailesinin yanından ayrılalı çok zaman geçmişti onları özlüyordu trt ama elinden hiç birşey gelmiyordu.Ayrılık acısı içini yakmıştı trt'nin.
Ailesinin yanında olması gerekirken ,şimdi çok uzaklarda onların özlemi ile avunuyordu.Yatılı okulda zaman ders çalışmakla geçiyordu.Akşamları sadece İki saat
tv seyredebiliyordu Trt ,en çok sevdiği şey çizgi film ve oyunlarıydı.Bu saatlerin hiç bitmesini istemiyordu Trt ama zaman su gibi akıp geçiyordu.Trt çocuklarının
en sevdiği karekterlerin hepsini Trt çocuk oyunları altında toplamıştı.Trt bir gün neden benim adımda Trt diye düşündü,ilk ev izni çıktığında anne ve babasına
sormayı aklına koydu Trt.
Okul da arkadaşlarıyla oyun oynamak ,ders çalışmak ve okumak dışında hayat hep bildik devam ediyordu.Zaman su gibi akıp geçti ,okullar tatil oldu.Trt yarı yıl tatilinin
gelmesiyle eve dönecekti.Arkadaşlarından ve okuldan kısa süre ayrılacak olsa da Trt bir an önce eve gidip ailesiyle buluşmaktı amacı.Yolculuk için her şey hazırdı,
Tek yapması Trene binip sabaha evde olmaktı Trt'nin.Yol boyunca bol trt çocuk oyunlarını tv de seyretti.En çok sevdiği çizgi filmleri tek tek seyretti sabaha kadar.
Trt çocuk olmanın yanı sıra yetişkin bir çocuktu ,her işi kendi yapabilen biriydi.Gördüklerini,öğretileni çabuk kavrayan Trt çocuk ve yetişkindi.
Eve geldi koşarak annesine sarıldı artık evindeydi Trt çok mutluydu.Yemekler yendi ,sohbetler yapıldı yatma zamanı geldiğinde aklına Annen neden benim adım Trt dedi çocuk,
annesi önce güldü ve cevapladı oğlunu.Senin Adın Trt çocuk Radyosunun kurulduğu gün doğdun,babanda ilk masalını trt çocukları için okumuştu.Bundan dolayı
adın Trt oldu dedi annesi.www.trtcocukoyunlari.com da daha fazla trt hikayesi bulabilirsiniz.Sizde trt ile ilgili makaleleriniz varsa bizimle paylaşabilirsiniz.

Trt çocuk severlerden bugünlük bu kadar daha fazla trt makalelerinde görüşmek dileğiyle.